Sunday, November 2, 2008

Oyun bozan dolar


Dünyanın en büyük ekonomisine sahip ABD sarsılmaya devam ediyor. Hükümetin piyasalara akıttığı paranın artık haddi hududu belli değil, ancak piyasaların toparlanmasına katkısının olmadığı ortada.


Gelişmiş ülkelerin el birliğiyle düşürdükleri faizler kısa bir sure işe yaramıştı ancak istihdam rakamları herkesin tadını kaçırdı. Birçok büyük şirket binlerle ifade edilen rakamlarda çalışanlarının işine son verdi. Batan bankalara uzanan devlet eli kapitalizmin sonu diye algılandı. Avrupa’da benzer eğilimlerin olması banka mevduatlarına garantileri getirdi, bazı bankalar kamusallaştırdı ama bunlar da piyasaları rahatlatmadı.

Bu krizde beklediğimiz en önemli gelişme olan Hedge Fonların bazılarının batması ise yakındır. Geçtiğimiz hafta Amerikan dolarının tüm para birimleri karşısında aşırı değer kazanmasının birincil sebebi olan Hedge Fonlar, piyasadaki yüksek riskli yatırım araçlarına leverage (kaldıraç) kullanarak yatırım yaparlardı. Toksik diye nitelendirilen yüksek riskli yatırım araçları krize sebep olunca ellerinde ne varsa satıp ABD hazine bonolarına yönelen Hedge Fonları neredeyse bütün uluslararası bankalar da takip etti.

Diğer önemli sebep ise ABD dışındaki ülkelerin büyümeyi desteklemek için faizleri hızla düşüreceği beklentisi oldu ve doların dış piyasalarda değerlenmesini sağladı. EURO/USD paritesi son 2 yılın en düşük seviyesi olan 1,25813’e geriledi. Paradoks ama böylece ekonomisi resesyon tehlikesi geçiren ABD’nin ulusal para birimi olan USD en çok güvenilen para oldu.

Ülkemizde ise YTL ve YTL cinsi yatırımlara olan talebin de azalmasıyla kur ve faizde hızlı yükselişler görüldü. Bazı uzmanlar Amerikan dolarının, Türk Lirasına karşı kırılma noktasının 1,70 olduğunu ifade etseler de bana bu onların kişisel dilekleri gibi geliyor. Benim beklentime göre Amerikan doları 1,80’leri de görecektir.

Böyle bir durumda Merkez Bankası’nın sert müdahalesi çok yersiz olurdu. Para Politikası Kurulu geçtiğimiz hafta en doğru kararı verip faiz oranlarında pek bir değişikliğe gitmedi. Bu kaos ortamında faiz oranlarındaki sert hareketler paranın yönünü IMKB’ye değil zaten hızla artan Amerikan dolarına daha çok çevirecekti.

4 Ağustos 2008 de 1,15 YTL olan Amerikan Dolarının bugünlerde 1,72’ye kadar çıkması hiç kimse için iyi bir gelişme olarak yorumlanamaz. Bu kadar sert hareketle Amerikan Doları karşısında değer kaybeden YTL ihracatımıza da faydalı olmayacaktır. Sadece kağıt üzerinde cari işlemler açığımız olduğundan daha az görünecek o kadar. Bu rakam şuan 51 milyar 9 milyon dolar olarak hesaplanıyor. GSMH büyümesi ise şimdilik yüzde 3 civarında olması bekleniliyor.

(bigpara.com)

No comments: